Hiç aklıma gelmezdi emeklilerin, işçilerin, memurların, asgari ücretlilerin ezileceği.
Hele emekli demek bu ülkede ölü insanlar âleminde beter durumda. Gülmeyin doğrusu da bu.
Birde çıkmışlar Türkiye yüzyılı diyorlar. Asgari ücretin 17,002.12 lira, Emekli maaşın 12.500 lira olduğu bir dönemde geçinmenin maalesef sıfır olduğu bir dönemde Türkiye Yüzyılı demek bence ezilenlerin yüzyılı oldu.
Kimine göre nereden çıktı bu “Türkiye Yüzyılı” Kimine göre ise iktidarın ihtiyaç duyduğu yeni hikâyesi. Kimine göre “Yeni Anayasa söylemi”, kimine göre “yeni bir anlaşma” Peki nereden çıktı Türkiye Yüzyılı.
İktidarın açıkladığı hedeflerle, barışın, bilimin, dijitalin, başarının, değerlerin, gücün, haklının, iletişimin, istikbalin, huzurun, istikrarın, kalkınmanın, sürdürebilirliğin, şefkatin, üretimin, verimliliğin yüzyılı. İnanın gülesim geliyor.
Her siyasi parti, her iktidar yeni bir hikâyeye ihtiyaç duyar. O hikâye güçlü temeller üzerine kurulursa tutar ancak seçmen mutlaka hikâyenin sonunu kendisine vaat edildiği gibi yaşamak ister. Soru tam da bu. Mustafa Kemal Atatürk’ün, Efendiler, yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz dediği günden tam 99 yıl sonra, 20 yıldır iktidarda olanlar acaba neyin yüzyılı olduğunu neden tersine açıklama yapıyor hala inanamıyorum.
Bir ev kirasının en az 15 bin lira olduğu, bir marulun 50 lira olduğu, sebze ve meyvenin zaten yanına varılamadığı ve kiloyla alım bitip artık taneyle alındığı bir ortamda neyin yüzyılıysa.
Ama ortada bir gerçek var ezilen emekli ve işçinin yüzyılı desek daha gerçek olur.
Bu ortamda ekonomi düzgün iyi ve düzeliyor diyenlere buradan soruyorum bu ekonomiyi neye göre hesap ettiklerini hala anlamış değilim.
Ben diyorum ki ekonomi güzel diyenlere buradan soruyorum gelin size 12 bin 500 lira aylık verelim geçim nasıl oluyor nasıl geçiniliyor bir görsek.
22 senedir bu ülkeyi yönetenler 1 lira 65 kuruş olan mazot şuan 44 lirayı aştıysa nerde kaldı ekonominin düzgünlüğü.
2002 yılında 1 lira 55 kuruş olan dolar 2024 yılında 34 lira 73 kuruş ise nerde kaldı bu övünülecek ekonomi milleti kandırmayalım.
Emeklinin, işçinin, memurun ezildiği bir dönemde Türkiye’nin yüzyılı demek bence Türkiye’de ezilen emekli, işçi, memur demek anlamına gelir.
İnanın geçen pazara gittim 1 adet marul 50 lira. Gülesim geldi. Geçen yıl 5 lira 10 liraydı bir yılda 50 lira olmuşsa size soruyorum bu nasıl yüzyıl bu nasıl düzenli bir ekonomi.
Yılda emekliye emekli maaşına zam verilir. Zam ayı yaklaştı mı her şey düzgün gösterilir ve ona göre zam verilir.
Şunu hiç aklınızdan çıkarmayın 12 bin 500 lirayla geçinen bir emekli eziliyor demektir.
Ezilen bir emekli, ezilen bir işçi ezildikçe ekonomi düzgün diyenlere soruyorum elinizi vicdanınıza koyun ve öyle cevap verin.
Eğer hala iyi diyorsanız ben sizi vicdanınıza bırakıyorum. Bir gün gelir bu emekli işçi bunun size hesabını çok kötü sorar. İlk seçimde o sandığa gömer. Pişman olursunuz ama işişten geçer.
Benden demesi
Bu haber 31 defa okunmuştur.