 | ||||||||||
| ||||||||||
|
| ||||||||||
HABER ARAEN ÇOK OKUNANLAR |
Ne günlere kaldık be
02 Şubat 2025, 01:13 İnsanın öyle bir gücüne gidiyor ki artık Mustafa Kemal Atatürk’ü zihinlerimizden silmek için uğraşanlara buradan sesleniyorum, bu ülkeyi kurtaran ve öncülüğü olan bir atamız var. Sevmeyenler bu ülkeden gitsin kardeşim.
Tarihi önce bir okuyun ülkemizi parçalamış ülkelerle baş eden, yanına kendi gibi düşünen yani ülkeyi kurtarmak için her şeyi göze alan bir lider Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları göğsünü gere gere bu ülkeyi dış güçlerden kurtarmıştır.
Eğer dedeleri sağ olanlar varsa lütfen dedelerine Atatürk’ü bir sorsunlar ne cevabı alacaklar. Dağdaki çobana sorsan seviyorum diye haykırır.
Bu ülke dış düşmanlardan güçlerden kurtulması için cephede ne savaşlar olmuş bilmeyen lütfen bu ülke nasıl kurtulduğuna dair yazıları bir okusun. Dedelerine bir anlattırsınlar.
Ayrıca bu ülkeyi yabancı güçlere korkudan teslim edenlerinde kim olduğunu bir okusun ki örümcek kafalılar bunu öğrensin.
Evet, aslında doğruları bilmek gerekir. Mustafa Kemal’in Askerleriyiz sözünden rahatsız olanlara buradan sesleniyorum ben diyorum ki elbette normaldir.
İşte cevabım, çünkü Mustafa Kemal’in askeri olmak, vatanını, milletini sevmek demektir. Anayasaya ve hukuka bağlı olmak demektir. Laiklik demektir, insan haklarına saygı demektir. Aklın ve bilimin ışığında yürüyen çağdaş bir toplumu hedeflemek demektir.
Harp Okulundan mezun olan teğmenler elbette Büyük Önder Atatürk'ün yolundan yürüyecekler, elbette onun ilkelerini yaşatacaklar.
Atatürk’ün ismini ağzına almayan ülkemizde biri var ki bulunduğu mevki bile ona yakışmıyor. Lafım Cumhurbaşkanımıza değil.
Şimdi soruyorum camide kılıç gösteren Diyanet İşleri Başkanına niye bu yapılmıyor. Ama elinde kılıç olan Türk askerine laf ediyorlar. Türk askeri, Mustafa Kemal Atatürk'ün Türk milletinin askeridir.
Orduya kumpas kuranlar, bu ülkeyi yıkmak isteyenler, şerefli, haysiyetli, vatansever subaylara iftira atanlar, tarikatlara harp okullarının kapılarını açanlar tabi ki bunu anlayamazlar.
Ben anlamam kardeşim Mustafa Kemal Atatürk’ün askeri olmak şereftir, onurdur, gururdur. Hoşunuza gitsin ya da gitmesin, Mustafa Kemal’in askeriyiz kıskananlara bu ülkeyi yıkmak isteyenlere, terör örgütlerine inat, bizi kıskanan devletlere inat, ben Mustafa Kemal Atatürk’ün ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin askeriyim kabul etmeyenler çatlasın.
Dört bir yanı bir fiil işgal edilmiş, orduları dağıtılmış, emperyalist güçler tarafından paylaşılan Osmanlı imparatorluğunun küllerinden bize özgür ve bağımsız bir vatan, çağdaş ve laik bir cumhuriyet armağan eden, başta Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygıyla, rahmetle ve minnetle anıyorum. Bunların değerini bilmeyenlere yazıklar olsun.
Büyük Taarruzla birlikte, Kurtuluş Savaşı'nın son aşamasını temsil eden ve Türkiye’nin bağımsızlığını kazanmasında bir dönüm noktası olan bu zaferi bize armağan eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bu ülkenin dokunulmazı, tartışılmaz.
Hiçbir zaman unutmayacağız bu kara lekeyi. Ulu Önderimize ve Harp Okulu mezuniyet töreninde Mustafa Kemal Atatürk’e ve Cumhuriyet değerlerine bağlılıklarını ifade eden genç teğmenlerimize yapılan saygısızlığı asla affetmeyeceğiz herkes bunu böyle bilsin.
O şanlı şerefli teğmenlerimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleridir. Keşke Yunan kazansaydı diyenler mi Mustafa Kemal’in Askerleriyiz sözünden rahatsız olmaları tabi ki normaldir diyorum.
Evet, Mustafa Kemal’in askeri olmak, vatanını, milletini sevmek demektir. Bayrağımız ay yıldız rengi kırmızıdır. Anayasaya ve hukuka bağlı olmak demektir. Laiklik demektir, insan haklarına saygı demektir. Aklın ve bilimin ışığında yürüyen çağdaş bir toplumu hedeflemek demektir.
Unutmadık Türk Silahlı Kuvvetleri’ni FETO’ya teslim edenlerin, TSK’nın içerisine tarikatları yuvalandıranları, FETO’cu subaylara kurmaylık, generallik, komutanlık yolunu açanların elbette işine gelmez. Gördük FETO şerefsizlerinin ülkemize ne yapmak istediklerini onlara yıllardır izin verenleri asla affetmiyoruz.
Onlara harp okullarının kapılarını açanlar tabi ki bunu anlayamazlar. Mustafa Kemal’in askeri olmak şereftir, onurdur, gururdur. Hoşunuza gitsin ya da gitmesin, Mustafa Kemal’in askeriyiz kardeşim.
Türkiye Cumhuriyeti'nin bir hukuk devleti olduğu, bağımsız ve tarafsız yargının adaletin teminatı olduğu, bir ülkede ekonomiden sağlığa, kültürden tarıma, her şeyin ama her şeyin temelinin hukuk ve adalet olduğu asla unutulmamalıdır.
Bağımsız ve tarafsız yargı, demokrasinin, temel hak ve özgürlüklerin teminatıdır. Bu ülkede hukukun üstünlüğüne inanan, mesleğini onuruyla yapan binlerce hukukçunun, adalet için elini taşın altına koymaktan geri durmayan barolarımızın ve barolar birliğimizin, hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı için mücadele verdiklerini biliyoruz.
Bu ülkede hukukun üstünlüğü ve yargı bağımsızlığı için verilen mücadeleye omuz vermek demokrasiye sahip çıkmak demektir.
Bu haber 65 defa okunmuştur.
|
|
||||||||
|
Altyapı: MyDesign Haber Sistemi |
||||||||||
