Mut Son Dakika
ANASAYFA HABER ARA FOTO GALERİ VİDEOLAR ANKETLER SİTENE EKLE RSS KAYNAĞI İLETİŞİM

HABER ARA


Gelişmiş Arama

BU BİR AŞK HİKAYESİ...

31 Ağustos 2022, 11:55

2001’in 14 Ağustos’unda oluşumunu tamamladığında kimse AK Parti’nin kesintisiz 20 yıl iktidara matuf olabileceğini düşünemezdi. Ancak oldu… Tam 20 yıl boyunca ulu bir çınar gibi tüm sallamalara rağmen devrilmedi. Budamak isteyenler oldu. Budansa da halkından aldığı güçle o tekrar yenilendi. Kökünden söküp yok etmek isteyenler oldu halkı omuz verdi, güçleri yetmedi. Bir türlü anlayamadıkları şey fırtınalı dağlarda yetişen bu ulu çınarın sert iklimlere karşı dayanıklılığı, sert rüzgarlara karşı kendini milleti için siper eden hasletiydi … Merhum Kayahan’ın ifadesiyle; ‘’Rengi hep siyah ve beyazdan, mevsimleri Sonbahar ve Kış’tan’’ ibaret sanan ezilmiş bir kesimin aydınlığa özlemi ‘’ bir aşk hikayesiydi.’’ Bazıları zaman içinde bünyede oluşabilecek ‘’ siyasal otofaji ‘’ ile kendi kendini yiyip bitirerek ANAP veya DYP misali yok olacağını düşündü… Peki neydi bu siyasi atraksiyonun sırrı?.. En büyük sır bana göre iktidarda olmasına rağmen, hep muhalefetteymiş gibi davranmasıydı… Oysa siyasetin olmazsa olmazıdır geçmişi kötülemek! Geçmişi kötülersin olur biter… Militarizm üzerinden geçmiş orduyu bu ortama çanak tutan siyasi partileri veya siyasetçileri eleştirirsin… Yetmedi bürokratik vesayet üzerinden kurumları eleştirirsin… Vesayetçi hukuk anlayışı üzerinden yargıyı eleştirirsin… Olmadı askeri vesayet üzerinden orduyu eleştirirsin… Sırf geçmişi kötüleyerek alabileceğin sonuç ise ancak bir yere kadardır. AK Parti’de iktidara geldikten sonra bunların bir kısmını yaptı. Misal militarizm üzerinden orduyu, siyaseti, kapatma davaları üzerinden vesayetçi hukuk düzenini yargıyı eleştirdi. Aslında bunların hepsinde haklıydı. Ancak periyodik bir başarı için eleştiri bir yere kadardır. Misal yakıtı kısıtlı bir aracı bir yere kadar götürebilirsin. Eğer depoyu yeteri kadar doldurmazsan veya bakıma muhtaç aracı çeşitli bakım stratejileriyle aktüel etmezsen artık bir yerde hareket edemez hale gelir. Politikada da böyledir. Rezervini değişik kazanımlarla güçlendirmezsen siyasetçi olarak varlığın uzun vadeli olamaz. AK Parti işte bunu yaptı. Eksik kaldığı konularda kendini eleştirme pahasına bunu gördü eksiklerini önceledi. Yani pisliği halının altına süpürmedi. Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan AK Parti’nin lideri olarak İstanbul Belediye Başkanlığı döneminde alışkanlık haline getirdiği kamuoyunun nabzını tutmak ve eksikleri görmek adına anket tekniğini ilk kullanan belediye başkanı olması başarının diğer sırrı... Bunu 3 Kasım 2002’de iktidara geldikten sonra da devam ettirdi. Üstelik birkaç anket şirketine birden anket yaptırdıktan sonra bu sonuçların aritmetik ortalamasını alarak hata ve eksikleri bu şekilde tanımladı ve buna yönelik önlemleri alıp yaklaşık 20 yıl iktidarda kalarak kırılması bir rekora imza attı. Bunları yaparken de karşısında ne muhalefet edecek siyasi parti kaldı ne de kendini kısıtlayacak vesayet odaklı kurumlar… Tuhaf olan muhalefette, muhalefet edecek kimse kalmamasına rağmen kendi kendilerine muhalefet yaparak kendi kendine rakip oldu. Başarısız olduğu alanlarda kendi kendini eleştirdiği gibi bu eleştirinin gereklerini yerine getirdi. Belki de bu ilktir siyasal tarihimizde… Elbette bu başarıya partinin Lideri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kişisel meziyetleri ve engin siyasi tecrübesi buna artı değer katan hususlar… Vatandaş fıtratını çok iyi tanıması ve kendinden farklı davranış modeline girmemesi olduğu gibi görünmesi hep ezilmiş bu coğrafyanın insanlarını kendisinden biriymiş gibi görmesiydi belki… Belki siyaset bilimci olmasa da siyasetin kitabını yazacak kadar bir engin tecrübe ve birikime sahip olması, silik ve sünepe devlet adamı anlayışından farklı bir profil çizmesiydi… Belki de uluslararası arenada ülkesinin hakkını en üst perdeden haykırmasıydı… Samimi olması, söz verdiği şeyi yapması ve yapamayacağı şeyin sözünü vermemesiydi. Kısacası, onu bu milletin kalbinde taht kurduran… Milletin aynası olması ona baktığında tamda kendini gördüğü bir lider olmasıydı… Katıksız, temiz kalplerdeki bu büyük aşk hikayesinin sırrı belki de buydu…

Bu haber 274 defa okunmuştur.

Delicious  Facebook  FriendFeed  Twitter  Google  StubmleUpon  Digg  Netvibes  Reddit

ANKET

MUT YETERİNCE HİZMET GÖRÜYORMU




Tüm Anketler

İşgalcilere neden karşı konulmuyor18 Aralık 2024


RSS Kaynağı | Yazar Girişi | Yazarlık Başvurusu

Altyapı: MyDesign Haber Sistemi